Başlık Tungsten; yani Wolfram elementinin diğer adı; yani Uludağ’daki eski madenden çıkartılan cevherin içeriği; yani İsveççe anlamıyla sağlam taş. Fakat Uludağ’daki derinlik kayaçlarının mevcut hali için bunu söylemek zor. Fakat bu yüzeyleri buz ve kırağı örttüğü zaman…
Cumartesi günü bulutlar Marmara’yı tamamen örtmüş gibi gözüküyordu, Uludağ’dan. Dağlar ve tepeler adacık gibi yükselirken bulutların üzerinde, “ıssız” tüm uzviyetiyle can buluyor. Ama bu ıssızlık ayrıcalıklı bir ıssızlık. Kelimelerle anlatmanın mümkün olmadığı, gördüklerini hep hatırlamak istediği cinsten bir manzara. Dağda kar miktarı turizm sektörü için endişe verici derecede az. Tabii bunu farklı yorumlarlarsak, dağ sadece bize, o an orada çadırını kuran ve saatler önce kurmuş iki ekibe, ve Kuşaklıkaya’da olduğunu sonradan öğreneceğim Serkan’a ait.
Yeri gelmişken, Serkan Ertem’in Uludağ tırmanış rehber kitabının çıktığını biliyorsunuzdur herhalde değil mi? Kitap Uludağ’ın antik dönemden Bizans’a, Osmanlı’dan cumhuriyet Türkiye’sine, tarihteki yerini etraflıca özetlerken, ayrıca cumhuriyet dönemi kayak ve dağcılık anlamındaki hakkını da teslim ediyor. Kitap Keşiştepe ve Kuşaklıkaya’da var olan toplam 26 rotanın fotoğrafik ve metin izahını gayet iyi biçimde yapıyor. Kitabın mizanpajında her rota kitabın iki sayfasını (sol ve sağ) kaplayacak şekilde yapılmış (Bazı durumlarda sağ sayfada reklem var, fakat bu göze batmıyor). Bu şekilde rehber kitap içinde seyahat etmek oldukça kolay bir hal alıyor. Şu ana kadar birçok rehber kitap geçti elime fakat Ertem’in kitabı gördüğüm en az imla hatasına sahip kitaplardan biri. Ayrıca hem grafik tasarımına büyük emek harcanmış. hem de baskısı çok kaliteli. Kendi adıma Serkan’ı kutluyor ve kitabının daha nice baskılarla genişleyeceği ve tırmanış dünyamıza zenginlikler katmasını temenni ediyorum.
Fotoğraflar harika.. Uludağ harika…
Teşekkürler. Uludağ gerçekten bir harika!