Kütahya’nın Simav ilçesinin kuş uçuşu 10 km kuzeydoğusunda, yukarıdaki haritada A ile gösterilen baloncuğun olduğu yerde Gölcük adında bir mesire alanı var. Çok sevimli bir göl ve çevresinde piknik alanı, parkın girişinde yazdığı kadarıyla da birkaç kilometrelik yürüyüş patikasına sahip.
Katran Dağı (1608 m) eteğinde yer alan bu yaylacık için “volkanik dağ”, “krater gölü” nitelemelerinin yapıldığını duymuştum. Piknik yapmak üzere gittiğimiz 27 Ekim günü öğleden sonrası üzerime vazife edinip etrafa serpilmiş kayaların neyin nesi olduğunu anlamak üzere Zagor baltasından bozma çekicimle “ahyaaak” nidaları atmadan dağın çam ormanları arasında kısa süreliğine kaybolma nöbetlerine tutuldum. Çok da uğraşmadan bu göl çevresinde volkanik hiçbir kayaca rastlamadığımı söyleyebilirim. Peki ne mi buldum? Granit! Evet granit, yani bir derinlik kayacı. Derinlerden yüzeye sokulurken yavaş yavaş soğuyan ve bu esnada kristallenmeye fırsat bularak taneli yapıda gelişen, mineralleri gözle görülebilen siyahlı, beyazlı, pembeli parlak ve mat karışık renkli bir kayaç. Burada granit olması, bu gölün bir krater gölü olmadığı alamında geliyor. Böylece bir yanlış adlandırmayı da ortadan kaldırmış olalım. Öyle ballandırarak anlattığıma bakmayın, çok da nadir bir kayaç tipi değil. Hem de Batı Anadolu söz konusu olduğunda hiç değil.
Benim ilgimi çeken daha ziyade büyük granitik blokların etrafta var olup olmadığı. Efendim sonuçta tırmanılacak kayalar görmek ister deli gönül. O blokları da bulmak zor değil. Gölün kuzeybatısında, yine kuzeybatı istikametine giden yola koyulursanız birlaç yüz metre sonra büyük bloklara da rastlıyorsunuz. Hatta 4 – 5 metre yüksekliğe kadar varabilen bloklar çıkıyor karşınıza. Çok vaktimiz olmadığı için detaylı bir inceleme yapamadım ancak Katran Dağı’nın tepesinde yangın gözlem kulesinde çalışan beyin söylediğine göre Emet istikametine doğru olan yamaçların dikleştiği yerde ve dere yataklarında bu bloklardan bolca bulmak mümkünmüş. Bir daha ki sefere de oraları keşfetmek lazım.
Bu blokların üzerleri silme liken kaplı. Tabi bölgenin havası o kadar temiz ki ben de liken olsam böyle yayılmacı davranırdım. Aşağıdaki görüntülerden birine basarsanız, fotoğrafları galeri şeklinde izleyebilirsiniz.
NOT: Fotoğrafların büyük bölümü Şinasi Göçkan tarafından çekilmiştir.
Pingback: Anaximander’in rüyası | DağDelisi
Merhaba,
Blokların dağılımını tam olarak bilmiyorum fakat granitin dağılımını biliyorum. Gölün kuzey ucundan K35°B yönünde kuş uçuşu 5 km mesafede Kırkaya sırtı var. UTM koordinatları yaklaşık olarak 4341500 K 678000 D. Haritada 50m yüksekliğinde 700 mt genişliğinde kayalık olarak görünüyor. Orman yollarının güncel durumuna bakmak gerekli fakat ulaşımınız yürüyerek birkaç saat sürebilir.
Mustafa
İlginiz ve verdiğiniz değerli bilgiler için çok teşekkür ederim. Eğer 1/100 000 ölçekli bir harita bulabilirsem bölgeye ait, blokların yerlerini işaretlemek en fazla üç günümü alır herhalde. Gelecek için güzel bir proje olur benim için de.
Ne güzel bir keşif olmuş, kısa kaya çalışmasına mekan olabilecek güzel kayalarda var. Hoş bir atmosfer.
Hakikaten de beklediğimden fazlasını buldum. İleride zamanım olduğunda dağın etrafını dolaşmak istiyorum. Belki kaya bloklarının konumlarını haritalarsam bölgenin kısa kaya potansiyeli (varsa) belli olur.
Bu arada web sayfanızı gezdim biraz; fotoğraflarınıza hayran kaldım!
liken olsan öyle davranacaksan iyi ki liken değilsin dağ delisi
sibiryada kendine özgü tırmanış akımıyla (stolbizm) ünlü stolby milli parkına pek benziyo buralar eğitimsiz göz için (orman var kaya var), krasnoyarsk yakınlarında.. oralarda orman ve kaya olunca niye zıplamıyoruz bunların tepelerinde diyen bissürü insan çıkmış da o bakımdan
Duygu,
Seni baş Stolbist ilan ediyor ve sana Başovsk lakabını takmayı layık görüyorum.